Çamaşır Makinesi İcadı ve Gelişimi
Çamaşır makineleri, günümüzde
evlerin neredeyse her birinde bulunan en yaygın ev aletlerinden biridir. Ancak
bu makinelerin tarihi, en eski uygarlıklara kadar uzanır. Çünkü insanlar,
ellerinde yıkadıkları çamaşırların zorluklarına o dönemin imkanlarını kullanarak
çözümler üretmişlerdir. Sofistike çamaşırhaneler ve tanklar içinde giysileri
yıkamak için yollar aramışlar ve el yardımıyla bile olsa ilkel çamaşır
makineleri oluşturmuşlardır.
Çamaşır makinesi, temel bir
ihtiyacı karşılar: elbiseler ve ev eşyalarını yıkamak. Bu, günlük bir
gereksinimdir; bu yüzden insanlar, yıkama süresini azaltmak, zahmeti en aza
indirmek ve daha hijyenik bir hale getirmek istemiştir. Bu istek, günümüzde
kullandığımız çamaşır makinelerinin temellerinin atılmasına yol açmıştır.
İlk Yıkama
Evleri
Çamaşır, el ile yıkanması
zahmetli bir iştir. Çamaşırlarını yıkayacak kişiler, çamaşırlarını bir akarsu
kenarına, nehir kenarına, çeşme başlarına veya yıkama evlerinin kenarlarına
getirerek sabun ile yıkarlardı. Kumaşı taş veya ahşap zeminler üzerine sürter,
gerekirse toprak ekleyerek lekeleri ve kirleri temizlerlerdi. Daha sonra,
mümkün olduğu kadar suyunu akıtmak için tahta bir çırpıcı ile vururlar,
ardından sıkarlardı.
Çamaşır makinesinin temellerini
1767 yılında Jacob Christian Schäffer atmıştır. Fakat çamaşır makinesinin ilk
patentini 30 yıl sonra Amerikalı Nathaniel Briggs almıştır. İcat edilen çamaşır
makinesinin çalışma prensibi, bir tankın içine sıcak su dökmeyi, elbiseleri
yıkamak için bir kolu döndürmeyi ve ardından iki silindir arasında sıkmayı
içeriyordu. Tank, daha sonra bir musluk kullanılarak boşaltılırdı.
Uzun yıllar boyunca bu düzen
üzerine yapılan basit yenilikler, çamaşır makinesinde devrim yaratmadı. Ancak
210 yıl sonra, çamaşır makineleri icadında devrim gibi bir gelişme yaşandı ve
elektrikli çamaşır makineleri icat edildi.
1905 yılında, ilk tamburlu
çamaşır makineleri ortaya çıktı. Hala elle çalıştırılıyordu ancak çelik tank,
bir kömür brülörünün dahil edilmesine olanak sağlıyordu.
1920'ye doğru ilk elektrikli
makineler doğdu; ancak sadece dönme mekanizması elektrikliydi. Diğer tüm
kontroller hâlâ manueldi.
Gelişen sistemlerle 1930'larda
makineler otomatikleşti. Yeni modellere basınç anahtarları, termostatlar ve
zamanlayıcılar dahil edilmeye başlandı.
1980'lerden itibaren,
elektronik alandaki ilerlemeler çamaşır makinelerinin daha reaktif ve ekolojik
olmasını sağladı. Bu dönemdeki yenilikler şunları içeriyordu:
·
Sensörler
sayesinde parametrelerin ayarlanması: su seviyesi, hız, eğirme…
·
Kilo algılama
·
Farklı
çevrimler: renkliler, beyazlar, yünlüler, sentetikler…
·
Enerji ve su
tasarrufu
1990 yılında, İngiliz mucit
James Dyson, iki silindire sahip, ters yöne dönerek çamaşır yıkama sürelerini
azaltan ve daha iyi sonuçlar veren bir çamaşır makinesi üretmiştir.