PULSE OKSİMETRE: TARİHSEL GELİŞİMİ VE KULLANIM ALANLARI
Tarihsel Gelişim
Pulse oksimetre, kandaki
oksijen seviyesini non-invaziv bir şekilde ölçen önemli bir tıbbi cihazdır.
Günümüzde hastanelerden ev kullanımına kadar geniş bir alanda yaygınlaşan bu
cihazın geliştirilmesi, uzun yıllar süren araştırmaların sonucunda mümkün
olmuştur.
Kanın oksijen doygunluğunu ölçme
fikri 20. yüzyılın başlarına dayanır. 1930’lu yıllarda Alman bilim insanı Karl
Matthes, kanın oksijen seviyesini optik yöntemlerle ölçmeye yönelik ilk
çalışmaları gerçekleştirdi. Matthes, ışık emilimini kullanarak kandaki oksijen
miktarını belirlemeye yönelik bir cihaz geliştirdi, ancak bu cihaz yaygın
olarak kullanılmadı.
1970’li yıllarda Japon bilim
insanı Takuo Aoyagi, modern pulse oksimetrenin temelini atan önemli bir keşif
yaptı. Aoyagi, kandaki oksijen seviyesini ölçmek için iki farklı dalga boyundaki
ışığın (kırmızı ve kızılötesi) emilim farklarını kullanarak daha hassas bir
ölçüm yapılabileceğini gösterdi. Bu yöntem, günümüzde kullanılan pulse
oksimetrelerin çalışma prensibinin temelini oluşturdu.
1980’li yıllarda pulse
oksimetreler tıbbi alanda yaygınlaşmaya başladı. Özellikle ameliyathanelerde,
yoğun bakım ünitelerinde ve acil servislerde kullanılmaya başlandı.
Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte cihazlar daha taşınabilir hale geldi ve
evde kullanım için uygun modeller geliştirildi.
Günümüzde pulse oksimetreler,
akıllı telefonlara ve giyilebilir sağlık cihazlarına entegre edilerek daha
erişilebilir hale gelmiştir. COVID-19 pandemisi sırasında, solunum
hastalıklarının takibinde kritik bir rol oynayarak küresel sağlık alanında
önemini bir kez daha kanıtlamıştır.
Kullanım Alanları
Pulse oksimetre, kandaki
oksijen doygunluğunu ve nabız hızını ölçmek için kullanılır. Başlıca kullanım
alanları şunlardır:
·
Yoğun bakım ve
ameliyat takipleri: Anestezi
altındaki hastaların oksijen seviyelerinin sürekli izlenmesi için kullanılır.
·
Solunum
hastalıkları takibi: KOAH, astım,
zatürre ve COVID-19 gibi hastalıkların yönetiminde önemli bir rol oynar.
·
Spor ve yüksek
irtifa aktiviteleri: Dağcılık,
dalış ve dayanıklılık sporlarıyla uğraşan kişiler için oksijen seviyesini izlemeye
yardımcı olur.
·
Evde hasta
bakımı: Kronik hastalığı olan
bireylerin oksijen seviyelerini düzenli olarak kontrol edebilmeleri için
kullanılır.
·
Acil tıbbi
durumlar: Şok, kalp yetmezliği veya
solunum yetmezliği gibi durumlarda oksijen seviyesini hızlıca değerlendirmek
için kullanılır.
Modern Pulse Oksimetre Türleri
Teknolojinin ilerlemesiyle
birlikte farklı türlerde pulse oksimetreler geliştirilmiştir:
·
Parmak tipi
pulse oksimetre: Küçük,
taşınabilir ve bireysel kullanım için uygundur.
·
Masaüstü pulse
oksimetre: Hastane
ortamında uzun süreli takip için kullanılır.
·
El tipi pulse
oksimetre: Daha gelişmiş
özelliklere sahip olup, taşınabilir olmasına rağmen hastane ve kliniklerde
yaygın olarak kullanılır.
·
Giyilebilir
pulse oksimetre: Akıllı
saatler veya spor bileklikleri ile entegre edilebilen modellerdir.
·
Sensörlü pulse
oksimetre: Yeni doğan
bebekler gibi hassas gruplar için özel tasarlanmış, vücuda sabitlenen
modellerdir.
Sonuç
Pulse oksimetre, modern tıbbın
en önemli teşhis araçlarından biri olup, kandaki oksijen seviyesini hızlı ve
non-invaziv bir şekilde ölçmeye olanak tanır. 1970’li yıllarda Takuo Aoyagi
tarafından geliştirilen teknoloji, zamanla gelişerek taşınabilir ve giyilebilir
hale gelmiştir. Günümüzde hem tıbbi alanlarda hem de bireysel sağlık takibinde
yaygın olarak kullanılan pulse oksimetreler, solunum hastalıklarının
yönetiminde kritik bir rol oynamaktadır.